Kurucumuz

01.01.1932 Gaziantep – 01.01.2012 Gaziantep

Bir gün yaşlı bilgenin sarayına bir adam gelir. Der ki; bana mutluluğun sırrını söyler misin? Bilge, adama şöyle bir bakar ve içine sıvı yağ konmuş olan bir kaşık verir ve
‘bu kaşığı al, sarayımı gez, sonra neler gördüğünü gel bana anlat. Ama sakın ha kaşıktaki yağı dökme’ der. ‘Peki’ der genç adam, içi yağ dolu kaşığı alır ve gezmeye başlar, iki saat sonra tekrar bilgenin yanına gelir.

Bilge sorar; ‘gezdin mi sarayımı?’ Adam gezdim der gibi kafasını sallar. ‘Peki, cennet bahçemdeki gülleri gördün mü?’ Adam cevaplar ‘hayır’. Bilge tekrar sorar; ‘Peki yeni doğmuş tayları?’ ‘Hayır’. ‘Mis kokulu çam ağaçlarımı?’ ‘Hayır’. ‘Sarayımın duvarlarında ki çinileri?’ ‘Hayır’… Bilge ne sorduysa adam hayır diye cevaplamaktadır. Hayır demekten sıkılan adam ‘Kaşıktaki yağı dökmemek için hiçbir şeye bakamadım ki’ der.

Bilge yağ dolu bir kaşık daha verir, ‘al bu kaşığı ve tekrar gez ama bu kez evrenimin güzelliğini görmeden gelme’. Bir – iki saat sonra adam tekrar bilgenin yanına gelir. Daha bilge sormadan heyecanlı bir şekilde gördüklerini anlatmaya başlar. ‘Çiftlikte koşan taylar ve anneleri ile oynayan oğlaklar bana çocukluğumu hatırlattı. Bahçenizde ne kadar çok gül var, sayamadım doğrusu. Ama en çok kırmızı gülleri beğendim. Küçük göletteki ördek yavruları da çok sevimliydi. Doğrusu insan bunları seyrederek bir ömür geçirebilir. Sarayınız çok büyük, hele fil ayağına benzeyen o ihtişamlı mermer sütunlar. Özellikle de çinilere çok dikkat ettim. Bunları yapan ustalar çok uğraşmış olmalı…’ Adam o kadar heyecanlıdır ki içi içine sığmamaktadır. ‘Pekâlâ’, der bilge eliyle dur işareti yaparak, ‘kaşığımı verdiğim gibi geriye getirdin mi?’ Adam ‘tabi getirdim’ der. Kaşığı uzatır bilgeye, bir de ne görsün? Kaşıkta hiç yağ kalmamıştır.

‘İşte evlat’ der durumu gören bilge. ‘Mutluluğun sırrı hayatın bütün güzelliklerini yaşamak onların farkına varmaktır. Ama elinde ki bir kaşık yağı da unutmadan.’

Evet, sevgili dostlar. Bilgenin de dediği gibi; artık değil unutmak, elimizden bıraktığımız kaşıklarımızı tekrar elimize almanın zamanı gelmedi mi? Haklısınız geldi. Biz de öyle düşündük ve 1970’den bu yana hiç ara vermeden büyüttüğümüz Gürteks’i yine en ileriye götürmek için elimizden kaşığı, kaşıktan da yağı düşürmeden çalışmaya devam edeceğiz. Birçok alanda hizmet veren gurubumuz ailem dediğim tüm personelimle birlik olarak yeni yatırımlara imza atmaya devam edeceğiz….